EŞENADASI ALAGEYİK ÜRETME İSTASYONU
ALAGEYİK (Dama dama)
Türkiye'de Alageyiğin bulunduğu tek bölge olan Düzlerçamı YHGS, bu türün gen merkezidir. Yani türün bu bölgeden orijin aldığı ve yayıldığı da dikkate alındığında bölgenin son derece önemli olduğu bir gerçektir.
Yaşama Ortamı: Akdeniz Bölgesinde 0–800 m arasında alt tabakası makiden oluşan kızılçam ormanlarında yaşar. Eski yayılış alanlarında meşe ve diğer yapraklı karışımı ormanlarda yaşadığı bilinmektedir. Tarım alanlarının bolca karıştığı kızılçam maki ormanlarını tercih eder. Düzlerçamı tarih boyunca bu türe ev sahipliği yapmakta, yaşam ve beslenme ortamı oluşturmaktadır.
Dış Görünümü ve Özellikleri: Erkekleri yaba şeklindeki boynuzları ile tanınmaktadır. Dişilerde boynuz yoktur. Mevsime göre renkleri kahverengi ve gri koyu kahverengi olarak değişmektedir. Boynuzlarını Mart-Nisan aylarında atmaktadır.
Yaşama Tarzı: Genellikle gece yayılırsa da akşam karanlığı ve sabahın erken saatlerinde daha hareketlidir, küçük sürüler halinde dolaşır, sıçrayarak koşmayı tercih eder. Bahar ve yaz aylarında dişiler, yavrular ve genç erkekler bir aradadır. Erkek 2 veya 4'lü gruplar halinde, yaşlı boğalar tek dolaşır. Çiftleşme mevsimi ekim ayıdır. Erkekler yalak denen bir çukur kazar, kesik kesik böğürerek dişileri yanına çağırır. Haziran ayında tek yavru doğururlar. Nadiren ikiz doğurdukları olur. Çeşitli otları, maki formasyonunda yer alan bir çok bitkinin yaprak ve taze sürgünlerini, olgunlaşmış çeşitli meyvelerini yiyerek beslenirler.12–18 yıl yaşarlar.
Yayılış Alanı ve populasyon yoğunluğu: Güney ve güney-batı Anadolu, Akdeniz sahilleri alageyiğin anavatanıdır. 15.yüzyılda Rodos Şövalyeleri güney-batı Anadolu'dan aldıkları alageyikleri İngiltere ve Hollanda saraylarına götürmüşler, park hayvanı olarak beslenen bu hayvanlar daha sonraları Avrupa'nın tüm ülkelerine, Güney Amerika'ya, Yeni Zelanda'ya yerleştirilmiş ve av hayvanı olarak yayılmıştır. Yurdumuzda ise yok olmak derecesine kadar azalmıştır.1966 yılında Antalya-Düzlerçamı mevkiinde tespit edilen 7 adet alageyik koruma altına alınmıştır.
Alageyiğin çok önceleri Kocaeli Yarımadası, Keşan-Enez, Kazdağı etekleri ve Bandırma civarındaki dağlar ile Şemdinli'nin Rubaruh bölgesinde yayılış gösterdiği bildirilmektedir. Prof Dr. Ernst Lehman'a göre, bundan 50-60 yıl önce Van gölü civarına kadar yayılış gösterdiği saptanmıştır (HUŞ 1974, s. 51). Marmara ve Ege bölgelerinde, yirminci yüzyılın başlarında yok olan alageyiklerin, Akdeniz bölgesinde yok olma süreçleri 1950'li yıllardan sonra daha da hızlanmıştır, günümüzde yalnızca Düzlerçamı ve yöresinde kalmıştır.
Alageyik Düzlerçamı YHGS nın Güver Kanyonu, kuzeyinde Yemişli Dere, Yeşilkayrak ve Akkaya, batısında Çubuklu Dere, güneyinde ise Karaman Çayı, Manastır Çeşmesi ve Gürkavak ile çevrili bölgede doğal olarak yayılmaktadır. Saha, mevcut zengin florası, su durumu ve arazi yapısı ile Alageyiğin en uygun yaşama ortamıdır.
Tarihçe:
Anavatanı ülkemiz toprakları olan ancak anavatanında doğal habitatında nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan Alageyik (Dama dama) populasyonunun devamlılığını sağlamak amacıyla 1960'lı yıllarda; alageyiğin yayılış alanı, populasyon büyüklüğü ve korunması üzerine çalışmalar başlatılmıştır. Öncelikli olarak Alageyiğin yayılış gösterebileceği alanlar (Antalya, Manavgat, Alanya, Burdur ve Sütçüler işletmeleri) taranmıştır. Sonuçta; Antalya civarı, Düzlerçamı Bük ormanı Pınarbaşı düzlüğü ormanları Aksu çayı civarı, Sütçüler işletmesi Çandır Bölgesi Aksu çayı kenarı ormanları ve Manavgat İşletmesi Çardak, Kapan Deresi, Avason, Cerre, Soğandere, Şıhlar, Beşkonak ormanlarında toplamda 35 (erkek ve dişi) Alageyiğin bulunduğu tespit edilmiştir.
Çalışmalar sonucunda; 1966 yılında 1750 ha. bir alan alageyik koruma alanı ilan edilmiştir. 1967 yılında koruma kaygıları gözetilerek gerek alageyiklerin gerekse yaban keçisinin korunmalarını ve üremelerini temin için sahanın genişletilmesine ihtiyaç duyulmuştur. Dönemin Orman Genel Müdürlüğü Milli Parklar Dairesi Avcılık Şubesi tarafından Düzlerçamı bölgesi bugünkü Termessos Milli parkının büyük bir kısmını da kapsayan 11.432 Ha. 'lık bir alanı "Av Hayvanları Rezerv Sahası" olarak 1967 yılında koruma altına almıştır. Bu dönemde yapılan araştırmalarda alanda 9 alageyik, 50 dağ keçisi ve 2 ayının olduğu 1973 tarihinde yapılan Termessos Milli Parkı Uzun Devreli Gelişim Planı kayıtlarından anlaşılmaktadır.
1966 yılında Orman Yüksek Mühendisi Nihat TURAN tarafından başlatılan çalışmalar sonucu Düzlerçamı Yaban Hayvanı Rezerv Sahası içerisinde 34 ha. bir alan üzerine Alageyik üretme istasyonu kurulmuştur. Tel kafes çitle çevrili istasyona 7 Alageyiğin salınmasıyla başlayan çalışmalar sonucu bugün sayıları 95'e varan alageyik üretimi gerçekleştirilmiştir. İlerleyen yıllarda bölgenin diğer bir türü olan dağ keçisinin (Capra aegagrus)(1982) ve kekliğin (1996) üretilmesine başlanmıştır.
1969'da Yaban Hayvanı Rezerv Sahası 14.300 ha.'a çıkartıldığı ve yapılan sayımlarda da 19-22 alageyik olduğu kayıtlardan anlaşılmaktadır. Alageyik sayısı 1975 yılında 65-70 adet sayılırken, 1984 yılında 500 adet 1990 da 300-400 adet olarak sayılmıştır. Kayıtlardan Koruma sahası içerisindeki alageyik sayısı artarken, koruma alanı dışındaki alanlarda görülen Alageyiklerin yok olduğu anlaşılmaktadır.
Alageyik üretme istasyonu içerisinde üreme ve gelişme imkanlarının iyileştirilmesi amacıyla Düzlerçamı-Eşenadası mevkiinde 521 ha.lık bir alan 2002 yılında Alageyik üretme istasyonuna dahil edilmiş ve etrafı tel ihata ile çevrilerek ilk üretme istasyonundaki 66 alageyiğin transferi 2003 yılında gerçekleştirilmiştir.
EŞENADASI ALAGEYİK ÜRETME İSTASYONU İZLEME CETVELİ(Ağustos 2017)
İSTASYON İÇERİSİNDEKİ ALAGEYİK POPÜLASYON DURUMU |
Ergin Birey Sayısı
| 1 Yaş Üstü Yavru Sayısı
| Yavru Sayısı(0-1 Yaş Arası) | TOPLAM |
Erkek | Dişi | Erkek | Dişi |
43 | 44 | 4 | 6 | 12 | 109
|